Litvanyalı doğa fotoğrafçısı Smilte Zidonyte ile keyifli bir röportaj gerçekleştirdik. Sorduğumuz sorular ile onu ve mesleğini daha yakından tanıdık. Hoşuna gideceğini düşünüyoruz. Röportajın tadını çıkarın.
Bize biraz kendinizden bahsedebilir misiniz?
Adım Smilte, doğa fotoğrafçısıyım ve Litvanya‘da yaşıyorum. Genç bir fotoğrafçıyım ve dünyamızın ne kadar güzel olduğunu gösterme konusunda gerçekten tutkuluyum. Günlük yaşamınızda genellikle görmediğiniz küçük şeyleri fotoğraflamayı seviyorum. Yani, doğadaki eşsiz ayrıntıları fotoğraflamak beni gerçekten mutlu ediyor ve bu benim tutkum.
Ne zamandır fotoğraf çekimleri ile uğraşıyorsunuz?
Uzun zamandır insanların fotoğraflarını çekmiyorum. Bundan dolayı bu soruyu doğa fotoğrafçılığı bazından cevaplamak istiyorum. Yaklaşık üç yıldır doğa fotoğrafçılığı yapıyorum.
Eline ilk fotoğraf makinesini ne zaman aldın?
Kullandığım ilk makinemi yaklaşık yedi ya da sekiz yıl önce aldım. Ailemde fotoğraf çekimi gerçekten çok özel bir kavram. Bu yüzden de fotoğrafçılığı çok hızlı yaşıyorum.
Neden fotoğrafçı olmak istedin? Seni buraya getiren nedir?
Fotoğrafçılık hayatımın içine girdi ve hiç ayrılmadı, sadece beni ben yapan şey olmalı. Fotoğraf çekmeye başlar başlamaz, hayatımın geri kalanında bağlanmak istediğim şeyin bu olduğunu biliyordum. Kendimi ifade ederken, fotoğrafçılık benim tutkum demiştim. Tutkumun peşinde gidiyorum.
Uzmanlık alanınız nedir?
Sanırım sanatımda bana gerçekten yardımcı olan şey doğaya olan inancım ve bunun faydaları. Doğayı en mükemmel şeymiş gibi görüyorum ve beni asla yarı yolda bırakmıyor. Bu yüzden yaptığım işten kendimi çok emin hissediyorum. Doğa fotoğrafçılığını seviyorum..
Yaşadığınız şehrin dışına fotoğraf çekiyor musunuz?
Evet yapabilirim ve yaparım. Fotoğraflarımda dünyayı olabildiğince göstermeye çalışıyorum. Bundan dolayı diğer ülkeler ve şehirlere seyahat ederek fotoğraf çekimi yapabilirim.
Gününüzün ne kadarını fotoğrafçılığa ayırıyorsunuz?
Her gün farklı. Bazı günler fotoğraflarımı çekmek ve düzenlemek için çok zaman harcıyorum, ancak bazı günler hiçbir şey yapmıyorum. Bunu yapmak istemiyorsam bunu yapmam, gerçekten ruh halinize ve yeteneklerinize bağlıdır.
Özetle sizin için fotoğraf nedir?
Fotoğraf benim hayatım! Beni ve geçmişi bugüne getiriyor, şu an sahip olduğum şeyi takdir etmeme yardımcı olan bir şey. Doğaya çıktığım zaman fotoğrafladığım herşey dünyamızın doğanın sahip olduğu güzellikler. Bunlar arasında yaşamak güzel bir duygu.
Çektiğiniz bir fotoğrafın “iyi” olduğunu nasıl anlarsınız?
Her şeyden önce benim beğenmem gerekiyor. Fakat fotoğrafın ne zaman iyi olduğunu asla bilemezsiniz, çünkü herkesin neyi sevdiği ve neyin güzel olduğu hakkında farklı görüşleri vardır.
Çekim yaparken zorluk çekiyor musunuz?
Tabii ki, fotoğraf çekme sürecini kolayca mahvedebilecek birçok faktör var, bunlardan biri rüzgar. Ancak başa çıkamayacağınız bir zorluk değil.
En iyi ve en kötü anlarınızı tarif edebilir misiniz?
En iyi anım muhtemelen geri bildirimler olduğu anlar. Çoğu insanda olduğu gibi, birisinin çalışmanızı ne kadar takdir ettiği hakkında mesajlar almak inanılmaz bir duygu. En kötü anlar ise; çekim yaptığınız zaman sonrasında fotoğrafların yeterince iyi olmadığını fark edersiniz, evet bu berbat.
Hangi teknik üzerinde çalışıyorsunuz?
Çoğunlukla makro resimler çekiyorum. Bu en kolay teknik değil, bu yüzden mükemmelleştirmek için hala üzerinde çalışıyorum.
Ne tür bir çekim yapmayı planlıyorsunuz?
Genelde zaman geldiğini hissettiğim zaman çekim yapıyorum, ancak seyahat etmeyi içeren yeni planlarım var. Kısacası bundan sonra farklı yerlerde seyahat ederek, doğa fotoğrafları çekmeyi planlıyorum diyebilirim.
Fotoğraftan başka ne yapıyorsun?
Fotoğraf çekmeyi, şimdiye kadar hayatımdaki en iyi etkinlik olarak ifade edebilirin.
RÖPORTAJ: RAŞİT TOSUN | İNGİLİZCE OKUMAK İÇİN TIKLAYIN